Aksoy, sektörün ve Vodafone Türkiye’nin yılın ilk yarısındaki performansı, dünyada kullanımı yükselişte olan dijital servisler, Türkiye’nin 5G yolculuğu, şirketin globaldeki tecrübelerinin Türkiye’ye yansımalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sektör açısından yılın ilk 6 ayını özetleyen Aksoy, sektörde her geçen gün internete olan talebin arttığını fakat reel gelirlere bakıldığında aynı ölçekte artış olmadığını dile getirdi.
Aksoy, sektörün son 10 yılda artan yatırım maliyetlerine karşın kullanıcı başına ortalama gelirde aynı artışın görülmediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“2005’te gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içinde elektronik haberleşme gelirlerinin (EHG) payı yüzde 2,51 iken, 2022 yılında bu oran yüzde 0,87’ye kadar düştü. Bizim sektörümüz sermaye ve yatırım yoğun bir sektör, burada talebe ve yükümlülüklerimize bağlı olarak yatırım artışı yapmamız gerekiyor. Talebe bağlı olarak yatırım ihtiyacı sürekli artarken, artan döviz kuru ve enflasyona bağlı olarak da yatırımların maliyeti yükseliyor. Bilgi Teknolojileri Ve İletişim Kurumunun (BTK) son raporuna göre, işletmeciler tarafından geçen yıl yapılan yatırımların toplam tutarı 52,4 milyar lira seviyesinde.
Yatırımların artması ve gelirlerin düşmesine ek olarak vergi ve finansal yükümlülükler de göz önüne alındığında, sektörümüzde sürdürülebilir yatırım ortamının sağlanması mümkün olmuyor. Bu noktada, sektörümüzle ilgili düzenleyici kararlar ve yükümlülükler önem taşıyor. Sektörümüzün sürdürülebilirliği için yatırım ve rekabet ortamının iyileştirilerek kaynakların etkin kullanılması ve gelir akışının sürdürülebilir hale getirilmesine ihtiyaç duyuluyor. Başta yatırım koşullarının iyileştirilmesi ile fibere yatırımın kolaylaştırılması ve 5G frekans tahsislerinin makul bedellerle yapılması sektörümüz için önemli konular.”
“Bizim sektörümüz de teşviklerle desteklenmeli”
Aksoy, yatırım yükümlülüklerinin uzun vadede dengeli olması, sektörde vergi yükünün hafifletilmesi ve altyapı yatırımlarına teşviklerin tasarlanması gibi konularla sektörün desteklenmesi gerektiğini belirtti.
“Bugün hemen hemen her sektör teşviklerden yararlanıyor, bizim sektörümüz de altyapı yatırımlarında teşviklerle desteklenmeli.” diyen Aksoy, yatırımlarda teşviklerin değerli olduğunu, sektör için işleri önemli ölçüde kolaylaştıracağını söyledi. Aksoy, sektörün yalnızca maddi teşviklere değil, yapısal teşviklere de ihtiyacı olduğunu anlattı.
Vodafone Türkiye’de son 1 yılda sektöre paralel gelişmeler olduğunu dile getiren Aksoy, şunları söyledi:
“Gelirlerimiz de yatırımlarımız da arttı ama yatırımlarda daha büyük bir artış görüyoruz. Burada önemli olan sürdürülebilir bir yatırım ortamının olması, bunun için de doğru mekanizmaların kurulması. Mart 2023-Mart 2024 arasında 9,3 milyar lira yatırım yaptık. Bugüne kadar Türkiye’ye yaptığımız yatırımın reel değeri 157 milyar lirayı aştı. Vodafone ekosistemi olarak sadece 2022-23 mali yılında Türkiye GSYH’sine 68 milyar liralık katkı sağladık. Türkiye’nin en büyük uluslararası yatırımcılarından biriyiz.
İzmir’de Edgnex Data Centres by DAMAC şirket ortaklığı ile yeni bir veri merkezi kurmaya hazırlanıyoruz. Bu kapsamda İzmir’de kuracağımız ortak veri merkezi projemizin toplam yatırım tutarının 100 milyon dolara ulaşmasını öngörüyoruz. Ülkemizin yatırım ikliminde önemli bir rolümüz var. Türkiye ekonomisine katkı sağlayan oyunculardan biriyiz. Türkiye’de uzun vadeli bir yatırımcı olarak bulunuyoruz ve gerek ülkemizin gerekse sektörümüzün geleceğine duyduğumuz güvenle yatırımlarımıza devam ediyoruz.”
“5G Türkiye’de hayata geçtiği anda Türkiye’de müşterilerimize 5,5G hizmeti sunacağız”
Sektörün önünde ikinci yarı yılda sıcak bir 5G gündemi bulunduğuna dikkati çeken Aksoy, 5G frekans tahsislerinin, yatırımlar ve yükümlülükler düşünülerek doğru bir yapıyla ve hızla ihale edilmesini beklediklerini söyledi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun 5G ihalesi ve geçiş sürecine ilişkin açıklamalarına atıfta bulunan Aksoy, daha da hızlı olması durumunda, ona da hazırlıklı olduklarını kaydetti.
Aksoy, “Hatta 5G frekans tahsisi edilene kadar 700 MHz şimdiden kullanıma açılırsa bunun da çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Bu frekansın açılması, Türkiye’deki kullanıcıların internet hızını ve kapasitesini artıracaktır. Teknoloji güncellemeleri ile spektrum verimliliğine odaklanılması kritik, operatörler olarak eski teknolojilere değil, yenilere yatırım yapmamız lazım. Bu da ancak yeni frekansların verilmesi, eskilerin artık kapatılması ile mümkün. Yılın ikinci yarısında bu konuda düzenlemeler bekliyoruz.” dedi.
Vodafone globaldeki 5,5G çalışmalarını anımsatan Aksoy, “Biz bugün Türkiye’de 5,5G lansmanı yapmaya hazırız. Sayın Bakanımızın açıkladığı takvime paralel ihale olduğunda, 5G vatandaşa ulaştığında biz aslında Vodafone Türkiye olarak müşterilerimize 5,5G hizmeti vermiş olacağız. Buna hem globaldeki deneyimimizle hazırız hem de Türkiye’de bunun testlerini yaptık. Teknik altyapımız hazır, şu an bu hizmeti Türkiye’de verebilecek durumdayız. 5G Türkiye’de hayata geçtiği anda Türkiye’de müşterilerimize 5,5G hizmeti sunacağız.” bilgisini verdi.
Engin Aksoy, 6G çalışmalarını da aynı hassasiyetle sürdürdüklerini dile getirdi.
“Fiberde ortak altyapı şirketinin kurulması önemli ve gerekli”
Türkiye için önemli ikinci konunun da fiber olduğuna dikkati çeken Aksoy, operatörlerin fibere erişim koşullarının iyileştirilmesi, fiberdeki yapının değiştirilerek ortak altyapı şirketine geçilmesinin gerektiğini anlattı.
Aksoy, “Bir ortak fiber altyapı şirketinin kurulmasının ve yapısal ayrışma sağlanarak altyapının ayrı bir işletme modeline geçmesinin çok önemli ve gerekli olduğunu düşünüyoruz.” diyerek, şöyle devam etti:
“Burada da 2026’da sona erecek bir lisans söz konusu. Buradaki düzenlemelerin de hakkaniyetle yapılması gerek. Önümüzdeki 20 yılda sektörde adil rekabet olabilmesi için bugün yapılacak ihalenin şartları çok önemli. Fiberde ortak altyapı şirketi kurulması için şu an gerekli ortam var. Ortak altyapı şirketinin kurulması demek, Türkiye’ye yapılan yatırımların katlanması anlamına gelir, ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlar.
Ülke çapında 2 milyon kilometrelik fiber ağına ulaşılması, hem evde internet hem de baz istasyonlarının kapasitesi için önemli. Bunun için fiber hattını her yıl bir önceki yıla göre yüzde 17 artırmamız gerekiyor. Bu durumda ortaya çıkacak etkiler, 2030’a kadar her yıl Türkiye GSYH’sine yüzde 2,2’lik, başka bir deyişle 19 milyar dolarlık katkı sağlayabilecek.”
Vodafone olarak Türkiye’de yatırımlarına devam edeceklerini dile getiren Aksoy, Türkiye ekonomisine katkı sağlamayı sürdüreceklerini söyledi.
Aksoy, “Geleceğin dijital servislerde olduğuna inanıyoruz. Hedefimiz, Türkiye’nin en hızlı büyüyen yeni nesil bağlantı ve dijital servisler şirketi olmak. Başka bir deyişle, sadece iletişim hizmetleri sunmanın ötesine geçiyoruz. Dijitalleşmenin gücünü kullanarak, dijital pazar yeri, finans ve sigorta hizmetleri sağlayıcısı, dijitalleşmek isteyen işletmelerin en önemli destekçisi olma yönünde adımlar atıyoruz. Vodafone Holding bünyesinde faaliyet gösteren 10 şirketimizle dijital servisler hedefimize giden yolda her geçen gün daha da büyüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: https://www.dunya.com/sirketler/vodafone-turkiye-ceosu-aksoy-sektorun-sadece-maddi-degil-yapisal-tesviklere-de-ihtiyaci-var-haberi-740896