Nihal KÖZ
Global Entrepreneurship Monitor’ın 65 ülkeyi kapsayan araştırmasına göre, dünya çapında 582 milyon girişimci bulunuyor. Bunların 31 milyonu “fırsatlar ülkesi” olarak görülen ABD’de yaşıyor. Bu ülkedeki girişimci sayısı son yıllarda hızlı bir yükseliş gösterdi.
2019 yılına gelindiğinde, her 100 bin yetişkinden 310’u şirket kurarak girişimciliğe adım attı. Küresel pandeminin damgasını vurduğu 2021 yılında ise ABD’de bir yaşın altında 840 bin şirket bulunuyordu. ABD’de küçük işletmelere ve girişimcilere fon sağlayan Northone’ın web sitesinde yer alan değerlendirmede, bu ülkedeki girişimlere dair birçok ilginç veri sunuluyor. İşte bunlardan bazıları:
Sadece yüzde 35’i, 10’uncu yılını görebiliyor
Yeni girişim istatistiklerindeki artış, tablonun renkli tarafını gösterse de ne yazık ki tatlı hayallerle kurulan şirketlerin hepsi başarılı olamıyor. ABD’deki yeni girişimlerin yüzde 18.4’ü ilk yılında olumsuz sonuçlanıyor; yaklaşık yüzde 50’si sadece beş yıl ömrünü sürdürüyor; yüzde 35’i ise bir anlamda “ipi göğüsleyerek” onuncu yılında faaliyetlerine devam etmeyi başarıyor.
Öte yandan işi sürdürmek, her zaman büyük kazançlar elde edildiği anlamına gelemeyebiliyor. ABD’de anlamlı bir kâr elde eden küçük işletmelerin oranı yüzde 65’in biraz üzerinde kalıyor. Verilere göre, bu ülkede başarı oranı en yüksek sektörler finans, sigortacılık ve gayrimenkul. Bu üç sektördeki girişimlerin yüzde 58’i dört yıl sonra varlığını korumaya devam ediyor.
Üçte birinin sermayesi 5 bin doların altında
Girişimcilik istatistiklerine göre ABD’de küçük işletmelerin yüzde 58’i, 25 bin doların altında sermaye ile yola çıkıyor. 5 bin dolardan daha düşük sermaye ile başlayanların oranı ise üçte bir civarında. Girişimcilerin yüzde 37’sinin finansman kaynağı nakit. Yüzde 11’i de finansman için ailesine, arkadaşlarına ya da banka kredisine güveniyor.
Ortalama kazanç, ortalama maaşın altında
PayScale verilerine göre ABD’de bir girişimci yılda ortalama 64 bin dolar gelir elde ediyor. Bu, ülkedeki 100 bin dolara yaklaşan ortalama maaşın hayli gerisinde olsa da 70 bin dolarlık medyana yakın bir tutar.Sosyal medya yoluyla reklam, küçük işletmeler için son derece popüler bir yaklaşım olmasına rağmen geri dönüşün yüzde 1’li seviyelerde kalması oldukça şaşırtıcı. Yeni girişimlerin yüzde 50’den fazlası reklam için sosyal medyayı kullanmasına rağmen yeterli tıklamaya ulaşamayan reklamlar, ortalama girişimciye dikkate değer bir getiri sağlayamıyor.
Çoğu sıfırdan başlıyor
ABD’de girişimci milyarderlerin yüzde 70’ine yakınının yola sıfırdan başladığı düşünülüyor. Bunların üçte ikisi orta, orta-üst sınıf ya da zengin aile mensubu olsa da yüzde 7’si fakirlik sınırının altında yaşamış ya da önceki yıllarında yoksulluk çekmiş insanlar.
Girişimcilerin çoğu, tüm dünyada olduğu gibi ABD’de de kendi işinin patronu olmayı hayal ettiği için şirket kuruyor. Amerikalı küçük işletme sahiplerinin yüzde 60’ından fazlası “kendi patronu” olma hayaliyle ya da sıfırdan bir şeyler yaratma arzusuyla yola çıkmış. Bunların önemli bölümü ise kurumsal dünyada aradığını bulamayanlar… İşsizlik nedeniyle yeni bir arayışa girip şirket kuranların oranı ise yüzde 25.
Pandemi, itici güç oldu
Belirsizliklerin arttığı, birçok kişinin hayatının değiştiği küresel pandemi, girişimcilik istatistiklerini daha da yukarı çekti. Yapılan anketlerde yeni girişimcilerin yüzde 84’ü, pandemiyi kendi işini kurma gerekçeleri arasında ilk iki sırada sayıyor. Pandemi döneminde şirket kuranların yüzde 63’ü özellikle bu tür zamanlarda kendi işine sahip olmanın belirsizliklerle baş etmenin en iyi yolu olduğunu söylüyor.
Kurumsal şirketlerde çalışanlar arasında yapılan ankete göre, Amerikalıların yüzde 40’ı, iki yıl içinde kendi şirketini kurarak girişimci olmayı düşünüyor. Özellikle 35 yaşın altında ve yüksek eğitim almış kişiler arasında bu fikir daha popüler. Onların yaklaşık yarısı, girişimci olma düşüncesiyle yaşıyor.
Yüzde 80’inin hiç çalışanı yok
2023 verilerine göre ABD’de küçük işletmelerde çalışan insan sayısı 61.7 milyon. Yani özel sektörde çalışanların yarıya yakını küçük işletmelerde yer alıyor. Diğer yandan, yeni girişimlerin yüzde 80’inden fazlasında hiç çalışan bulunmuyor. Şirketin kurucusu, şirketin tek çalışanı konumunda! Girişimcilerin eğitim seviyesine bakıldığında da ilginç bir istatistik ortaya çıkıyor: Şirket kuranların yalnızca yüzde 44’ü üniversite mezunu.
Dolayısıyla güçlü bir eğitim, iyi bir altyapı birçok avantaj sağlasa da istatistikler başarılı olmak için bunun şart olmadığını gösteriyor. Cinsiyete göre bakıldığında, erkeklerin girişimcilik konusunda çok daha atak olduğu dikkat çekiyor. Amerika’daki küçük işletme sahiplerinin yüzde 77.5’i erkek. Etnik gruplarda ise beyazlar yüzde 85 ile ön sırada. Siyahlar, Latin ya da Asya kökenlilerin ise her biri yüzde 4 civarında paya sahip.
Öngörüsüzlük girişimi batırıyor
Girişimcilik istatistiklerindeki bazı veriler, başarısızlık nedenlerini de masaya yatırıyor. Buna göre ABD’de başarısız olan girişimlerin yüzde 42’si, ürün ya da hizmetine talep görmediği için batıyor. İkinci neden ise yeterli fon sağlayamamak.
Küçük işletmelerin yüzde 38’i fon yoksunluğu nedeniyle başarısız oluyor. Girişimcilerin en büyük sıkıntısı, iş gücü maliyetleri. Bu maliyet, şirketin bütçesi içerisinde yaklaşık yüzde 70 paya sahip. Bu nedenle küçük işletmelerde işten çıkarmalar ya da dış kaynak kullanımı oldukça yaygın.
Diğer yandan kaliteli çalışan ihtiyacı duyan birçok küçük şirket, büyükler gibi değerli çalışanları cezbetmek üzere çaba sarf ediyor. Bu nedenle son bir yıl içinde ücretleri artıranların oranı yüzde 63. Birçok işletme de ek primler gibi yollarla nitelikli kişileri elde tutmak üzere önlemler alıyor.
40’larında, 50’lerinde ve 80’lerindeki girişimciler
Araştırmaya göre kurucunun yaşı arttıkça (60 yaşına kadar) başarı şansı daha da artıyor. 50 yaşındaki bir kurucu, örneğin başarılı bir satın almada ya da halka açılmada 30 yaşındaki kurucudan daha başarılı oluyor. Birkaç örnek vermek gerekirse, Eric Yuan, Zoom’u 41 yaşında yarattı. Bill Porter, E-Trade’i 54 yaşında kurdu. Bernie Marcus, Hope Depot’yu kurduğunda 50 yaşındaydı. CCM’yi (Carbon Capture Machine) 88 yaşında kuran Fredrik Glasser ise oldukça uç ama ilginç bir örnek.
Girişimcilikte “yaş ezberi”
ABD’de “girişimcilik” dendiğinde ilk anda, her biri 20’li yaşlarında büyük işlere imza atan Facebook kurucusu Mark Zuckerberg, Apple kurucusu Steve Jobs, Google kurucuları Larry Page ve Sergey Brin gibi isimler akla gelir. Ancak MIT, Northwestern, Wharton ve ABD İstatistik Bürosu tarafından yapılan bir araştırma, ABD’de teknoloji şirketlerinin kurucularının ortalama yaşının 42 olduğunu gösteriyor. Yüksek teknolojili şirketlerin kurucularının ortalama yaşı ise biraz daha yüksek: 43.
Neden başarılılar?
Uzmanlara göre “yaşlı” girişimcilerin en önemli başarı nedenleri, güçlü bir yönetsel deneyime sahip olmaları ve şirketlerini kurarken ellerinde finansal kaynak bulunması. Ayrıca, kurumsal dünyada çalışmış iş insanları, girişimci olduklarında yüksek eğitim seviyesine sahip, deneyimli ve başarılı kişileri işe almaktan çekinmiyor.
Bu da beraberinde başarıyı getiriyor. “Yaşlı” girişimcilerin bir diğer ortak özelliği ise çalıştıkları sektörü iyi bilmeleri. Sektörde o güne dek neler yapıldığına, mevcut şirketlerin kısıtlarına vakıflar ve neyin inovasyon olup olmadığına dair güçlü bir fikre sahipler.
Bunun bir örneği, Zoom kurucusu Eric Yuan’ın daha önce WebEx’te mühendis olarak çalışması ve bu şirketin sınırlarını iyi bilmesi. Yuan, bu sayede eski şirketine rakip olarak büyük bir atılım yapmayı başardı. Beklenen insan ömrü ve iş hayatında bulunma süreleri arttıkça, önümüzdeki yıllarda bu tür başarı örneklerine daha fazla rastlanması sürpriz olmayacak.
Gelecek 10 yılın sektörleri
Uzmanlara göre ABD’de gelecek 10 yılda en fazla istihdam sağlayacak sektörler evde sağlık ve kişisel bakım hizmetleri. Bu iki alanda 10 yıl içinde yüzde 924 oranında büyüme öngörülüyor. Beklenen hızlı büyümenin nedeni, yaşlı nüfusun genç nüfusa göre daha fazla artması. Bu trendi takip eden birçok girişimci de geleceğe yatırım yapmak üzere söz konusu iki alana yöneliyor.
Girişimcilerin yüzde 75’i mutlu
Kendi işini kurmak hayli zor ve stresli olsa da girişimcilerin önemli bir bölümünün mutlu olduğu dikkat çekiyor. ABD’deki girişimcilerin yüzde 75’i “çok mutlu” ya da “mutlu” olduğunu söylüyor. “Ne mutlu ne mutsuz” olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 10 iken “mutsuz” ya da “çok mutsuz” olduğunu dile getirenlerin oranı yüzde 15. Bu tablo, gelecek perspektiflerine de yansıyor. Girişimcilerin çok yüksek bir bölümü (yüzde 95), mevcut işini sürdürmeyi düşünüyor.
Dünyanın en girişimci ülkeleri
CEOWORLD Dergisi’nin 190 ülkeyi baz alarak hazırladığı “Dünyanın en girişimci ülkeleri” endeksinde ABD 42.88 puan ile lider. İnovasyon, rekabetçilik, nitelikli işgücü, altyapı, sermayeye erişim, iş yapmaya açıklık kriterlerinin ayrı ayrı değerlendirildiği araştırmada Türkiye ise 14.95 puan ile 51’inci sırada yer alıyor.
Kaynak: https://www.dunya.com/dunya/abdde-bir-girisimcinin-ortalama-yillik-geliri-64-bin-dolar-haberi-730977