Recep ERÇİN
Asgari ücret komisyonu bugün toplanıyor. İşçi sendikaları konfederasyonları geçen günlerde ortak bir açıklama ile asgari ücret taleplerini kamuoyuna duyurdu. Dün ise Taksim’de iktisatçıların katılımı ile Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Yönetim Kurulu adına bir basın açıklaması yapan Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, “Yüksek enflasyon koşullarında yılda bir asgari ücret zammı kabul edilebilir değildir. Önümüzdeki günlerde belirlenecek asgari ücret, yüksek enflasyon koşullarında 2025 yılının tamamı için geçerli bir asgari ücret olamaz, olmamalıdır” dedi.
“Asgari ücret ve komşuluğunda ücretlerle çalışanların oranı özel sektörde yüzde 50’leri buldu. Türkiye’de her üç işçiden ikisi asgari ücretin sadece yüzde 20 fazlası ve altında bir ücret ile çalışmaktadır. Kadın işçilerde bu oran daha da yüksektir” bilgisini paylaşan Çerkezoğlu, “2024’ün Aralık ayında asgari ücret ilan edilirken, teşmil mekanizmalarının uygulamaya geçeceği, yani toplu iş sözleşmelerinin (TİS) sendikasız işyerlerine de uygulanacağı ‘iş kolları’ duyurulmalıdır. Tüm bunları yapmadan açıklanacak asgari ücret kaç TL olursa olsun, Türkiye işçi sınıfını asgari yaşamaya mahkûm etme niyetinin devam ettiğini gösterecektir” mesajları verdi.
“Yoksulluk sınırı göz ardı edilmesin”
2025 yılı asgari ücret ücreti belirlenirken üç kriterin göz önünde bulundurulmasını talep eden DİSK Genel Başkanı Çerkezoğlu, şunları söyledi: “
“1- Asla tutmayan ve sürekli revize edilen afaki enflasyon hedeflerine göre bir artış asla kabul edilemez. Bir yandan geçtiğimiz yıl işçiler için, dar gelirliler için gerçekleşen enflasyon karşısındaki kayıplar giderilmeli, bunun yanı sıra büyümeden ve milli gelir artışından hak ettikleri pay çalışanlara mutlaka verilmelidir. 2- Asgari ücret bir işçinin değil, uluslararası standartlara uygun olarak işçinin bakmakla yükümlü olduğu hanehalkı ile birlikte geçinebileceği bir ücret olarak belirlenmelidir. 3-Açlık ve yoksulluk sınırları göz ardı edilmemeli; bir evde iki kişi çalıştığı zaman o eve bir yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmesi asgari ücret ile garanti altına alınmalıdır.”
‘Ücret sarmalından kaynaklı değil’
İktisatçı Prof. Dr. Erinç Yeldan da Türkiye’de resmi enflasyonun yüzde 18’lerden yüzde 80’lere çıkmasının nedeninin ücret sarmalı değil tekelcilikten kaynaklandığını ifade etti. Yeldan, enflasyonla mücadelenin topyekün büyüme ve sanayileşme, bölgesel kalkınma stratejisini değiştirmekten geçtiğini söyledi. İktisatçı Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise 17 bin 2 TL’lik ücretin asgari yaşamaya dahi izin vermediğini ifade etti.
Sendikadan 13 asgari talep
DİSK Yönetim Kurulu’nin asgari ücretle ilgili 13 talebi şöyle:
1- 2025 yılında toplu iş sözleşmelerinin sendikasız işyerlerine de uygulanacağı işkolları duyurulmalı.
2- Asgari ücret, milyonların meselesidir. Asgari ücret tespitinde bu gerçek dikkate alınmalı.
3- Asgari ücret resmi enflasyona göre değil geçim şartlarına ve ekonomik büyümeye göre saptanmalı.
4- Enflasyon tek haneye düşünceye kadar asgari ücretin yılda birkaç kez belirlenmesi zorunludur.
5- Asgari ücret artışında yoksulluk sınırı bir kriter olarak dikkate alınmalı.
6- Asgari ücret hesabında sadece işçinin kendisi değil, işçinin geçindirmekle yükümlü olduğu aile bireyleri de esas alınmalı.
7- Asgari ücrete sağlanacak vergi muafiyeti ve desteği yanında asgari ücret sonrası ilk vergi dilimine uygulanacak oran yüzde 10’a düşürülmeli.
8- Gelir vergisi tarife dilimleri, asgari ücret artışından az olmamak kaydıyla, yeniden değerleme oranında artırılmalı.
9- Asgari ücret vergi istisnası, vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalı.
10- İşçiler için de 5 puanlık SGK prim desteği bütçeden/Hazine’den sağlanmalıdır.
11 Damga vergisi kaldırılarak ücretliler lehine bir düzenleme yapılmalı, böylece çalışanların gelirleri artırılmalı.
12 Emekli aylıklarında alt sınır geçmişte olduğu gibi asgari ücret olmalı.
13 En düşük işçi, memur ile emeklilerin ücret ve maaşları aynı olmalı.
Kaynak: https://www.dunya.com/is-dunyasi/toplu-is-sozlesmeleri-her-isyerinde-gecerli-olsun-haberi-756274