Dile kolay tam 13 sezondur Türkiye’de forma giyiyor Fernando Muslera. 2011 yılında geldiği Galatasaray’da 13 sezonda çok büyük başarılara imza attı. 25 yaşında geldiği İstanbul’da, 38 yaşında futbol hayatının sonlarına yaklaşıyor.
Muslera’nın Galatasaray’a geldiği ilk zamanlardaki fotoğrafları ile şu anki görüntüsü arasında da epey bir fark olduğu anlaşılıyor. Ancak değişen yalnızca Muslera olmadı.
Bu 13 senede Türkiye’de de büyük değişimler yaşandı.
Bakalım Muslera’nın Galatasaray’a ilk imzasını attığı 2011 yılından günümüze neler değişmiş.
2011 yazında Galatasaray ile anlaşan Uruguaylı eldiven, İstanbul’da geçirdiği 13 yılda Türkiye’de de büyük değişimlere tanıklık etti.
Türkiye’de günümüzün en önemli sosyal ve demografik meselelerinden birisi olarak öne çıkan Sığınmacı Sorunu, 2011 yılında pek gündemimizde yoktu.
Suriye’de Esad yönetimine karşı protestolar henüz başladığı için göç dalgası gerçekleşmemişti.
2024 itibarıyla sayıları milyonlarla ifade edilen Suriyeli sakinler, o günlerde kendi ülkelerinde son dönemlerini geçiriyordu.
Türkiye’de 2011 yılında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı ise Ahmet Davutoğlu’ydu.
CHP’de Deniz Baykal görevinden yeni ayrılmış, Kemal Kılıçdaroğlu ise yalnızca bir sene önce göreve gelmişti.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun en yakın kurmayı ise bugün farklı bir siyasi partinin genel başkanı olan Muharrem İnce’ydi.
CHP’nin bugünkü genel başkanı Özgür Özel ise 2011’de ilk kez milletvekili seçilerek parlamentoya girmişti.
Günümüzde İYİ Parti’nin Genel Başkanı olan Meral Akşener, Milliyetçi Hareket Partisi’nin milletvekiliydi. Devlet Bahçeli’nin yakın kurmaylarından birisiydi.
AK Parti ile MHP arasında ittifak kurmak bir kenara dursun, eşi benzeri görülmemiş sertlikte bir çekişme yaşanıyordu. Demokratik Açılım Süreci’nden dolayı Devlet Bahçeli, en sert sözlerle iktidara yükleniyordu.
Bununla birlikte AK Parti ile Gülen Cemaati arasındaki ortaklık da henüz bozulmamıştı. 2011 Seçimleri sonrası ilk krizler yavaş yavaş kendini gösteriyordu.
Bugün literatüre geçen ismiyle FETÖ, o gün kullanılan ismiyle Gülen Cemaati, 2010 Referandumu sonrası gücünün zirvesine ulaşmış ve iktidardan yeni taleplerde bulunmaya başlamıştı.
2011 Seçimleri sonrası yavaş yavaş iki güç merkezi arasındaki krizler yoğunlaşacak ve bunu 2012 yılındaki MİT Krizi, 2013 yılındaki Dershane Krizi takip edecekti.
Bu krizler ise 17-25 Aralık 2013 yılında düzenlenen ve iktidara yakın kişileri hedef alan yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ile büyük bir savaşa dönüşecekti.
Günümüzde Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş ise o yıllarda henüz 36 yaşındaydı. Hakkari’den ilk kez milletvekili seçilmişti.
O günkü ismi Barış ve Demokrasi olan siyasi partide görev yapıyordu. Açılım dönemi olduğu için de sık sık iktidar yetkilileri ile görüşmeler düzenleniyordu.
Günümüzün bir diğer etkili siyasi aktörü Ümit Özdağ ise Milliyetçi Hareket Partisi’nde siyaset yapıyordu.
2011 yılında bir Amerikan Doları yaklaşık 1,5 TL değerindeydi. Bir EURO ise yaklaşık 2 TL karşılığındaydı.
Aylık asgari ücret ise 796 Türk lirasıydı.
2011 yılında Türkiye’de henüz Gezi Olayları yaşanmamıştı. Ergenekon-Balyoz gibi davalar devam ediyordu. Arap Baharı etkisiyle Ortadoğu’da rejimler yıkılıp yenileri kuruluyordu. Tunus’ta ve Libya’da yönetimler değişmişti. Suriye’de ise Esad karşıtı protestolar hız kazanmıştı. Türkiye de ilk o yıllarda Suriye’de muhaliflere yönelik destek açıklamaları yapmaya başladı.
Görüldüğü üzere 2011 yılından günümüze sadece 13 sene geçmiş olsa da, bu 13 yılda büyük ve köklü değişimleri de Muslera’nın tanıklığı eşliğinde ülkemizde gördük.
Muslera ilk geldiğinde Parlamenter Sistem ile yönetilen Türkiye, günümüzde Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile yönetiliyor. Ülkenin yönetim sisteminin değişimine bile tanık oldu Uruguaylı yıldız.
Bakalım Türkiye’de kalmaya devam edeceği süre boyunca başka hangi gelişmelere tanıklık edecek.
Kaynak: https://onedio.com/haber/galatasaray-in-yasayan-efsanesi-muslera-nin-turkiye-ye-ilk-kez-geldigi-2011-yilindan-gunumuze-neler-degisti-1200583
