‘‘Tasarım, ürünün yalnızca nasıl hissettirdiği ya da nasıl göründüğü değil, aynı zamanda nasıl çalıştığıdır.’’ Steve Jobs
Tasarım insanların doğayı taklit ederek hayatta kaldıkları yegane olgudur.
İnsan yaşamak için çevresindeki zorluklarla baş edebilmek ve bunlara çözüm bulmak zorundadır. Antik çağlardan bugüne insanoğlu karşılaştığı her probleme tasarımcı ve yaratıcı içgüdüsünü kullanarak çözümler geliştirmiş ve her aşamada biraz daha gelişmiştir.
Tasarım, en yalın ve bilinen hali ile zihindeki düşünceler ile oluşturma, ortaya çıkarma ve üretme anlamına gelir.
Doğadaki tüm varlıklar bu bağlamda birer tasarımdır. Dikkatli bakarsanız insanın kendisi dahi bir tasarım ürünüdür. Yani bir akıl ve bilim çerçevesinde önceden düşünülüp tasarlanmış ve sonunda uygun olan en güzel ortama konumlandırılmıştır. Ürünün çok iyi tasarlanıp üretilmiş olması kadar, ürünün doğru yere konumlandırılması da hayati önem taşımaktadır. Bir canlı nasıl ancak kendi habitatında yaşamını sürdürebilirse, tasarım da tıpkı bir canlı gibi ancak doğru koşul ve ortamlarda yaşayabilir ve kalıcı olabilir.
Tasarım, aşamalı bir süreçtir ve her bir aşama birbiri ile doğrudan ya da dolaylı olarak bağlantılıdır. Tasarım süreci Anlama> Keşfetme>Üretim olarak sıralandırılabilinir. Bu sürecin en başında tabii ki bir problemin varlığı mevcuttur. Problemin ortaya çıkması ile bunu anlamak, algılamak, çözüm yollarını keşfetmek ve en sonunda üretim süreçlerini gerçekleştirmek gerekecektir.
Tasarım sürecini kısaca aşağıdaki gibi şematize edebiliriz.
Anlama
Görüldüğü üzere ilk aşama “Anlama” aşamasıdır. İnsan tam olarak anlayamadığı bir şeyi ya da bir sorunu doğru olarak hissedemez. Hissedemediği bir konuyu da dolayısıyla zihninde resmedemez. Tasarım sürecinin en değerli kısmı işte tam da burada başlar.
Zihin daha konuyu anlarken kıvılcımlar çıkararak keşif sürecine kendisini hazırlar. Doğru çalışan bir anlama süreci keşif sürecini de ciddi oranda etkileyerek, çıkacak olan ürünü besler. Bu süreç birbirine sonsuz bir döngü ile bağlıdır. Dolayısıyla anlamak aslında işin en başı iken aynı zamanda son noktadaki üretim sürecini de doğrudan etkiler.
Tam olarak anlayamadığımız bir probleme ya da konuya çözüm üretemeyiz. Anlama süreci ortada bir problem var ise bunun temellerini ve sebeplerini ele alarak, ortaya çıkacak olan çözüme katkı sağlar. Anlama süreci ne kadar verimli olursa, çıkacak ürün kalitesi de bir o kadar artar.
Anlama sürecinin ilk aşaması hissetmektir. Kişi öncelikle problemi hisseder. Problem o kişide doğru duyguları uyarır ve sonucunda hissedilen eksiklik ya da farklılık kişinin anlama sürecini hızlandırır. Anlama süreci kendi içerisinde sadece zihinle değil aslında eş zamanlı olarak kalp ile olmalıdır. Doğru anlamak sadece zihinle yapılan bir eylem değildir.
Çevremizdeki yanlış anlamalara bir bakın. Sadece görmek, bilmek ya da fark etmek problem çözümü için yeterli midir? Tabii ki değil. Bilgi, duygu ve deneyimlerle beslendiğinde doğru sonucu ve doğru etkiyi yaratır. İnsan odaklı anlama ancak insani değerler ile beslenirse gerçekleşir. Bir konuyu doğru anlayabilmek için sadece araştırmak, konu ile ilgili bilgilere erişmek yetmeyecektir. Farklı kişilerden farklı bilgi, deneyim ve duyguları dinlemek, onlarla empati kurup o hissiyata ulaşabilmek anlama sürecini kusursuzlaştırır.
Keşfetme
Yeryüzüne keşfetmek için gelen insanoğlu aslında yaşamı boyunca sürekli bir keşif halindedir. Durmaksızın bilgi bombardımanına tutulan zihin eşzamanlı olarak keşfetmeye de başlar.
Anlama süreci sırasında çalışmaya başlayan bir süreçtir. Keşif doğru anlaşılan bir konu üzerinden sürekli olarak çalışan bir olgudur. Tam olarak doğru süzgeçten geçen ve anlaşılan bilgi, keşif sürecini verimli kılar ve sürecin işlemesi için gerekli olan tüm materyaller ve yollar bu noktada keşfedilir. Keşif kısmı işin yaratıcılık ve üretkenlik kısmıdır. Bu kısımda çok farklı yöntem ve teknikler kullanılabilir. Tasarım türüne göre kişi problemi ya da konuyu eğer doğru algıladıysa, çözüm yolları ve yöntemleri kolayca keşfedebilir. Yaratıcı bir tasarım sürecinin etkili bir keşif süreci ile gerçekleşebileceğini unutmayalım.
Üretim
Ham olan düşünce ve fikirlerin şekil alması sürecidir. Teknik olarak birçok farklı yöntemi ve yolu vardır. Tasarım sürecinin gerçekleşeceği tüm kurallar ve yollar önceki iki süreçte belirlenmiş ve bu aşamada ürün elde edilen bilgiler ve çıktılar doğrultusunda somutlaşmaya başlayacaktır. Tam olarak anlaşılan bir problemin en doğru yolu ya da çözümü keşfedilmiş ve artık sonuçlandırma aşaması ile fikirler hayata geçecektir. Üretim aşaması sürecin en son noktasıdır. Üretim noktasında keşfedilen yeni bir yol ya da bu aşamada gerçekleşen doğru anlama üretim sürecini baştan oluşturacaktır. Bu aşamada yöntem değiştirilmesi tasarımın gücünü zayıflatır.
Facebook
X
Instagram
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Kaynak: https://onedio.com/haber/tasarim-nedir-1221919