Nurdoğan ARSLAN ERGÜN
Yarattığı katma değerle ülke ekonomisinin güçlü sektörlerinden biri olan triko sektörü, hazır giyim ihracatındaki daralmaya paralel 2023 yılını değerde yüzde 15’lik kayıpla kapattı. Geçen yıl 2,2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren sektörün ihraç adedindeki kayıp oranı ise yüzde 28’lere çıktı.
Bu yılın ilk ayında da ciroda yüzde 6.82’lik kayıp yaşayan sektörün ocak ayı ihracat değeri 166,5 milyon dolar oldu. 2023 Ocak ayında triko ihraç değeri 178,7 milyon dolar olmuştu. 2024 Ocak ayı triko ihracatında adette yüzde 8, kilogramda ise yüzde 7.85’lik bir kayıp dikkat çekti.
Sektörün ihracat birim değeri ise adette 9.32 dolar, kilogramda 20.87 dolar olarak katma değerini bir miktar da olsa artırdı. “2023 hayatımda gördüğüm en kötü yıldı” diyen Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) Başkanı Mustafa Balkuv, sözlerine, “Bu yıla da kötü başladık.
Şirketlerimizin dayanacak gücü kalmadı. Biz dünyayı dolaşıp yabancı yatırımcı ararken tekstil ve hazır giyimden önemli ölçüde yurtdışına yatırımlar gidiyor. Bugüne kadar bildiğim 8 milyar dolarlık yatırım çıkmış durumda. Ama Türkiye’ye 2 milyar dolarlık bir yatırım gelmedi. Yani Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan oluyoruz” diye devam etti.
Türkiye’nin tek kalkınma modelini ‘üretmek’ şeklinde vurgulayan Balkuv, “Ürettiğimizi de ihraç ederek ülkemizin zenginleşmesini sağlamaktan başka bir modelimiz yok. Bu nedenle üretimde daha fazla desteklenmemiz gerekiyor” diye konuştu.
“Yüksek enflasyonu biz yaratmadık”
Trikonun hazır giyim içerisindeki en zor iş kolu olduğunu söyleyen Mustafa Balkuv, “İşimizi severek yapıyoruz. Bundan sonra da yapmak istiyoruz. Bu yıla kötü başladık. Ocak ayı imalat endeksine göre 10 sektör içerisinde en dipteyiz.
Oysa hazır giyimin potansiyelinin çok daha yukarılarda olduğunu biliyoruz” dedi. Sektörün yarattığı değerin sadece üretim olmadığını sosyal barış için de önemli bir rol üstlendiğini dile getiren Balkuv, “Bugün artık kurda bir denge kurulmazsa bu yılı da çok iyi geçiremeyeceğimiz ortada.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ihracat için kurun önemli olmadığını söylüyor ama Bakan Şimşek enflasyonun yüksekliğinden hiç söz etmiyor. Bir yılda maliyetlerimiz yüzde 130 artarken döviz bunun yarısı kadar artmadı” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin artık rakiplerine göre çok pahalı bir ülke olduğu yorumunu yapan Balkuv, şöyle devam etti: “İşyerini kapatmak için de cebinizde para olması gerekiyor.
Ama böyle bir bedel ödememeyi umuyoruz. Bu kadar yüksek enflasyonun sorumlusu biz değiliz ki. Biz en iyi bildiğimiz işi yaptık; gece-gündüz çalışıp hep ürettik. Bugün taleplerimiz karşısında bize verilen mesaj önce siz bizi kurtarın sonra biz size bakarız…”
“100 milyar dolarlık ticareti ıskaladık”
Türk hazır giyim sektörü açısından ABD’nin çok önemli bir pazar olabileceğini söyleyen TRİSAD Başkanı Balkuv, “165 milyar dolar hazır giyim ithalatı yapan Amerika’ya, yüksek vergiler ve yüksek navlun ücretlerinden kaynaklı olarak sadece yüzde 1’ini karşılayabiliyoruz. Gümrükler, aşırı maliyetler bu ülkeye girmemizi zorlaştırıyor.
6 yıldır masada karşılıklı imza bekleyen yıllık 100 milyar dolarlık dış ticaret anlaşmasının hayati önemi vardı. Bu anlaşmanın yürürlüğe girmesi sorunlarımızı büyük ölçüde çözecek ve 12 ay üretimimize katkı sağlayacaktı. Büyük bir fırsatı ıskaladık ve 100 milyar dolarlık ticaret anlaşması masada kaldı. Bu imzalansaydı hem hazır giyim hem de diğer sanayi kollarını uçuracak bir rakamdı” dedi.
“Kapatmak açmak kadar maliyetli”
Ekonominin toparlanması için OVP’nin kesintisiz uygulanması gerektiğini vurgulayan Mustafa Balkuv, “Uygulanmazsa 2023’te olduğu gibi bir durumla karşı karşıya kalabiliriz. Böyle bir sıkıntı tekrar yaşarsa ayakta kalmamız çok zor. Sorunların devam etmesi durumunda daha büyük zorluklar başlar. Büyük ihracatçılar değil belki ama 50-100 kişi çalıştıran küçük üreticilerin ayakta kalması çok zor. Büyük şirketlerin de bir daralma ihtiyacı olacak. Ama kapanma ve daralmanın da tazminat yükü gibi birçok ciddi maliyeti var” dedi.
“Fasoncuyuz diye destek alamıyoruz”
Yurtdışı markalara üretim yapan firmaların Ticaret Bakanlığı’nın sağladığı ihracat desteklerinden tam olarak faydalanamadığını söyleyen Mustafa Balkuv, “Markalara üretim yapan ihracatçımız, ellerinde bavulla dünyanın her yerini dolaşamaz. Bu maliyet olarak kaldırılamaz. O nedenle önemli merkezlerde depo ve showroom açmak için destekler talep ediyoruz. Fasoncu olduğumuz için bu desteklerden yararlanamıyoruz” dedi.
Kaynak: https://www.dunya.com/ekonomi/yabanci-yatirimci-beklerken-yerliyi-yurtdisina-kaciriyoruz-haberi-719427