Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımıyla ‘Perakendeciler Sektör Toplantısı’ düzenlendi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde perakende sektör temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda, perakende sektörü hem küresel olarak hem de Türkiye açısından ele alındı. Sektör temsilcilerinin de katılım sağladığı toplantı çerçevesinde sektörün ihtiyaçları, sektör temsilcilerinin istek ve önerileri kapsamında değerlendirildi.
Burada bir konuşma gerçekleştiren Bakan Bolat, ülke ekonomisini Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde dengeli ve istikrarlı bir ekonomik büyüme sürecinde ilerlettiklerini, bu sayede hem finansal istikrara katkıda bulunma hem de makroekonomik istikrara katkıda bulunma hedefleri doğrultusunda çalıştıklarını ve bu kapsamda perakende sektörünün de önemli bir rol oynadığını dile getirdi.
“Perakende ticaretin, toplam ticarette yaklaşık yüzde 17,5 civarında bir pay alıyor”
Bakan Bolat, Türkiye’de 2023 verileri itibariyle yaklaşık 60 trilyon liralık bir ticaret hacmi olduğunu söyleyerek, “Bunun içinde 10,5 trilyon olarak perakende ticaret hacmi yer almakta. Perakende ticaretin toplam ticarette yaklaşık yüzde 17,5 civarında bir pay aldığını görüyoruz. Perakende sektörü içinde de gıda perakendeciliğinin yüzde 17’lik bir paya sahip olduğunu görüyoruz. Gıda perakendeciliğinde de hem organize perakendeciler hem de geleneksel perakendeciler önemli bir rol oynamakta. Burada organize perakendeciliğin dünyada ve Türkiye’de pazar payının arttığını görmekteyiz. 2018 itibariyle özellikle geleneksel perakendecilik yüzde 56,5’luk bir pay alırken 2023 itibariyle yüzde 48,5 civarında bir gerileme var. Aynı şekilde organize perakendecilikte de yüzde 43,5’tan yüzde 51,5’a bir yükseliş söz konusu” açıklamasında bulundu.
Bolat, Perakende sektörü ve gıda perakendeciliğinin öneminin tüketicilerin en önemli tüketim maddeleri arasında yer alan ürünler gıda ürünlerini sağlıklı, temiz ve makul fiyatlarda üreticiden tüketiciye perakendeciler eliyle ürünlerin ulaştırılmasını sağlamak olduğunu işaret etti.
Gıda alanında 2024’ün yaz aylarında enflasyon oranının TÜFE’nin altında kaldığını hatırlatan Bolat, gerek üretim arzının yüksekliği gerekse alınan sektörel düzenlemeler ve yapılan denetimlerle bunu sağladıklarını kaydetti.
“Biz Bakanlıklar olarak bir bütün halinde çalışıyoruz”
Bakan Bolat, ekim ayında kış ürünlerinin piyasaya ilk dönemde turfanda olarak gelmesi ve iklim şartlarında bazı zamanlardaki hava şartlarının kötüleşmesi dönemlerinde gıda enflasyonunun Kasım ayı itibariyle bir miktar yükseldiğini ifade ederek, “2,24’lük TÜFE enflasyonu Kasım’da sağlanırken, ki en düşük enflasyon oranı olmuştu aylık bazda, TÜFE gıdada yüzde 5,10 olmuştu ve tabii genel anlamda TÜFE gıdanın yüzde 48,57 olduğunu görüyoruz. Ortalama TÜFE oranının 1,5 puan kadar üzerinde yer aldı. Bu anlamda Ticaret Bakanlığı olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız, Tarım ve Orman Bakanlığımız, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız, tabii hükümet olarak bir bütün halinde hareket ediyoruz. Hedefimiz öncelikli olarak enflasyonun 2026 sonuna kadar tek haneli rakama düşürülmesi. Bu konuda kararlıyız” diye konuştu.
Dezenflasyonist sürecin başarıyla ilerlediğini de söyleyen Bolat, bu konuda perakende ticaret sektörüyle yakın bir diyalog ve iş birliği içinde çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.
“Piyasada fırsatçı ve tamahkar uygulamaları engellemek için varlığımızı gösteriyoruz”
Bolat, fahiş fiyat ve stokçulukla mücadelede kapsamında sene başında yeni kurallar getirdiklerini hatırlatarak, “Gerek Ticaret Bakanlığı müfettişleri gerekse il ticaret müdürlükleri kanalıyla yoğun sektörel denetimlerimiz devam ediyor ve bu anlamda da kamuoyunda vatandaşımızın asla bir piyasa boşluğu varlığı gibi bir duyguya da kapılmaması için ve de özellikle sizleri tenzih ederim, piyasada bazı fırsatçı ve tamahkar uygulamaları engellemek açısından devlet ve hükümet olarak varlığımızı gösteriyoruz. Aynı zamanda bu yıl ’6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun’da iki önemli değişiklik de yapmıştık. Haksız ticari uygulamalar tanımlandı açık bir şekilde ve buna göre de yapılan denetimler sonucunda gerek fahiş fiyat gerekse haksız ticari uygulamalara aykırılıklar Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından incelenip haklılık varsa cezai uygulamalar yapılıyor. Burada şunu ifade etmek istiyoruz, tüketicilerin korunmasına dair de çok sayıda uygulamalara gittik. Güvensiz ürünler, sağlıksız ürünler, kanserojen maddeli ürünler, bunların toplatılması, satışlarının engellenmesi, maketten satış, kapıdan kapıya satış uygulamaları, bütün bu alanlarda yeni yönetmelikler çıkardık” değerlendirmesinde bulundu.
“’Asgari ücret şu kadar olabilir, ben şimdiden fiyata bunu bindireyim’ şeklindeki yaklaşımlara izin vermeyeceğiz”
Bakan Bolat, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 10 Aralık itibarıyla ilk toplantısını yapmak üzere toplanacağını hatırlatarak, “Bazı piyasa bozucu uygulamalara hem denetimlerimizde, hem bize gelen ihbarlarda rastlıyoruz. Asgari ücret Temmuz ayında artırılmamıştı, adı çıkar çıkmaz önden yüklenme, fiyatların önden hemen şişirilmesi gibi bazı uygulamalar, ihbarlar görüyoruz, denetimlerde rastlıyoruz. Bunlara müsaade etmeyeceğiz. Sonuçta asgari ücret 2025 yılı başında yürürlüğe girecek ve 31 Ocak 2025 tarihinde ilk ödeme yapılacak çalışanlara. O da tabii çalışanların hakkıdır. Bu anlamda maalesef işte döviz konusunda ’Ya bu döviz düşük kaldı, hemen biz olabilecek dövize göre fiyatı artıralım’ ya da işte anında bir girdi malında artış oldu da hemen zam yapalım gibi ve ’Asgari ücret şu kadar olabilir, ben şimdiden fiyata bunu bindireyim’ şeklindeki yaklaşımlara izin vermeyeceğiz ve denetimler yapıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Kaynak: https://www.dunya.com/ekonomi/bakan-bolattan-piyasaya-asgari-ucret-uyarisi-haberi-756245